- İsim: Mehmet
- Yaş: 28
- Borç miktarı: 350K
- Borcun son hali: 600K
- İlk bahis oynama şekli: 3-5 Lira
- Çalışılan yer: Depo
Merhaba arkadaşlar. Benim adım Mehmet ve 28 yaşındayım. Bundan beş yıl öncesine kadar çalışkan, tutumlu ve kötü alışkanlıklardan uzak duran biriydim. Ancak şimdi kendime bile yabancılaşmış durumdayım. Sorumluluklarını yerine getiremeyen, ailesinin yüzüne bakamayacak kadar mahcup, sevdiği insanlara güven veremeyen birine dönüştüm. Bunun sebebi ne mi? Kumar belası.
Bu satırları yazarken gözyaşlarımı tutamıyorum, ellerim titriyor, içim paramparça. Bu illetin içine nasıl düştüğümü anlatmak istiyorum ki başkaları aynı hataya düşmesin. Her şey lise yıllarımda, sıradan bir futbol tutkunu olarak başladığım küçük bahislerle başladı. Haftada birkaç lira koyarak eğlencesine oynuyordum. Ancak zamanla işin rengi değişti. Üniversiteye geçtiğimde, bir arkadaşım daha yüksek oranlar sunan bir bahis sitesinden bahsetti ve ben de denemeye karar verdim.
O andan itibaren geri dönüşü olmayan bir yola girmiştim. İlk zamanlar küçük kazançlarla yetiniyordum, ancak zamanla bu yetmez oldu. Bir gün sıkıntıdan canlı casino oyunlarını denedim ve ilk kez ruletle, slot makineleriyle tanıştım. Başta fazla kaybım olmadı, ancak zaman geçtikçe miktarlar büyüdü. Üniversitede sevgilim tarafından terk edilmem ve ardından pandeminin araya girmesi, benim için büyük bir kırılma noktası oldu. Okulu bırakıp bir işe girdim ve hayatımın en karanlık dönemine adım attım.
Çalıştığım depoda, birçok kişinin bu oyunlara bağımlı olduğunu gördüm ve bu beni daha da içine çekti. İş arkadaşlarım büyük kazançlarıyla övünüyor, ben de onlara özenip daha fazla oynamaya başlıyordum. Sonunda işler kontrolden çıktı. Borçlarım katlanarak büyüdü. Krediler, kredi kartları ve esnek hesaplar derken borcum 350 bin liraya ulaştı. Defalarca durmaya çalıştım ama başaramadım. Aileme durumu anlattım, onlar da akrabalarından borç alarak yükümü hafifletmeye çalıştılar. Borcum 90 bine kadar düşürüldü ve ben bir daha asla oynamayacağıma dair söz verdim.
Bu süreçte namaza başladım, tövbe ettim, kendimi kumardan uzak tutmaya çalıştım. Fakat şeytanın fısıltıları peşimi bırakmadı. “Uzun zamandır oynamıyorsun, şimdi kesin kazanırsın” diye kendimi kandırarak tekrar girdim ve daha büyük kayıplar yaşadım. Şu an faizlerle birlikte borcum 600 bin lira oldu. Aileme anlatmaya yüzüm yok, kimseye gidip borç isteyemem. Her gün bunalıma giriyorum, ne yapacağımı bilemiyorum.
Babam, “90 bin liralık borcun neden hâlâ bitmedi?” diye soruyor. Ama bilmiyor ki oğlu artık 600 bin liralık bir yükün altında eziliyor. Annemin, babamın, nişanlımın gözlerine bakacak halim kalmadı. Bunu nasıl düzelteceğimi bilmiyorum. Biliyorum ki bu yolun sonu yok. Çevremde kumar oynamayan insanlar ev, araba, düğün yaparken ben sadece borçlarla uğraşıyorum. Hayatım bir döngüye sıkıştı. Kazanmanın imkânsız olduğunu bile bile oynamaya devam ettim.
Artık bu illete dur demek zorundayız! Kumar, insanı yavaş yavaş çürüten, ailesinden, sevdiklerinden, umutlarından koparan bir hastalık. Eğer şu an borç içindeyseniz, miktarı ne olursa olsun, durun! Oynamayın! Gerçekten bırakanlar bir şekilde borçlarını kapatıp hayatlarını düzene sokabiliyor. Bunu biz de başarabiliriz. Ne kadar kaybetmiş olursak olalım, hala bir çıkış yolu var.
Bu illet sadece parayı değil, umutlarımızı, hayallerimizi, ilişkilerimizi de yok ediyor. Kendi elimizle hayatımızı mahvetmeye devam edersek, kaybettiklerimizi asla geri getiremeyiz. Kendimize, sevdiklerimize acı çektirmek yerine, bu lanetten kurtulup gerçek hayatımıza dönmeliyiz.
Allah hepimizin yardımcısı olsun. Kumarı değil, hayatınızı seçin!